Herkese merhaba,
İthalat ile ilgili soru soran bir arkadaşa yazdığım mesaja bakınca neredeyse küçük bir kitapçığı doldurabilecek düzeyde bir yazı hazırladığımı farkettim. Böyle detaylı bilgileri diğer arkadaşlarla da paylaşmak istedim. Aşağıda bulunan yazıdan ithalat nedir, genel kuralları nelerdir, bazı ödeme çeşitleri ve daha pek çok konuya ait bilgi bulabilirsiniz. Bunu çok çok hızlandırılmış bir Dış Ticaret kursu olarak düşünebilirsiniz. :) Umarım ithalat konusunda bilgi arayan arkadaşlara yardımcı olabilirim.
***********************************************************
Hangi okuldan mezun olduğunu, yaşını ve varsa daha önce çalıştığın yerleri bilmediğim için tüm konuları baştan açıklamayı düşünüyorum.
Çin'lilerin genel çalışma biçimi senin de dediğin gibi T/T (Telex Transfer) veya L/C (Letter of Credit) T/T ödeme bildiğimiz peşin ödeme. Bizim işyerinde %30 %70 çalışıyorduk. %30 ön ödeme (mal üretilmeye başlaması için) %70 yüklemeden sonra kopya konşimento ile (Konşimento : Malın gemiye yüklendiğini bildiren belge. Bir nevi uluslar arası sevk irsaliyesi) L/C akreditif ile ödemelerde ise genelde Çin'liler At Sight akreditif isterler. (Görüldüğünde ödemeli. Orjinal evraklar senin firmanın bankasına ulaşınca sorun yoksa banka malı beklemeden ödemeyi yapar.) Ama tabi ödeme oranları ve çeşitleri alıcı satıcının anlaşmasına bağlı.
Diyelim ki çalışacağınız firmayı buldunuz. Önce işinizi garanti altına almak için Çinli firma ile Sales Contract (Satış sözleşmesi) yaparsınız. Çinli eğer dolandırıcı ise ve vida yerine demir hurdası gönderirse uluslararası hukuk kuralları dahilinde dava açabilmek için. Satış sözleşmesi sonrası ödemeniz ne olursa olsun proforma fatura alıyorsunuz. Ödeme peşin ise bu proforma ile bankaya ön ödeme yaptırılıyor. L/C (Akreditif) açtırılacak ise de bankaya verilecek evraklardan birisi proforma fatura. Akreditif açılırken herşeyi banka yapar. Sadece sizden bazı evrakları ve akreditif metnini ister. Evraklar hazırlanır ama akreditif metni genelde firmaların elinde başta hazırlanmış bir metindir. Genelde İngilizce ve Türkçe dir ve bankaların kontrolü için bulunur. İçinde Çinli'nin ve sizin uyacağınız kurallar bulunur. Eğer kullanmıyorsanız zaten bankalarda bu çeşit örnek metinler mevcuttur. Onlar kendi ekliyordur.
Akreditif veya ön ödeme yapıldıktan sonra Çinli firma üretime başlar ve yükleme için bir tarih verir. Eğer aldığınız fiyatlar CIF ise (Cost Insurance Freight) (Nakliye sigorta dahil fiyat) firma nakliyeyi kendi ayarlayacaktır. Sizin bir şey yapmanıza gerek yok. Sadece zamanında yüklemesi ve gecikmemesi için arada bir Çinliyi yoklarsınız. Yok eğer FOB veya EXW ise (Free on Board / Limanda gemiye teslim) (EX Works / Fabrika teslimi - Fabrika hiçbirşeye karışmaz. Sadece gelen kamyona malı yükler.) o zaman sen bir nakliyeci aramaya başlarsın. Mümkünse 1-2 nakliyeciden fiyat alırsın. Genelde 50 - 100 dolar fiyat farkı bile olur. Nakliyecini bulunca Çinli'nin adres ve yükleme tarihini bildirir yükleme içi konuşmasını ve sorun olursa geri haber vermesini istersin. Bazen malı da yüklemezler, sen yüklendi diye öyle beklersin. 10 gün sonra "Halâ malı vermiyorlar" diyince bütün sorun senin üstüne kalır.
Mal da yüklendiyse firma orjinal evrakları Fatura, konşimento, paketleme listesi varsa sigorta ve Menşei Şehadetnamesi (Bu isim Arapça'dan geliyor, Made in China demenin Çin devleti onaylı belgesi / İngilizce'si Certificate of Origin) ödeme çeşidine göre ya gemiye verir, yada bir uluslararası kurye firmasına verip (TNT, DHL, Fedex - Hangisi ucuzsa veya istediği biri) size veya bankaya ulaştırır. Akreditifte evraklar bankaya geldiği için banka kontrol eder, bir sorun yok ise ödemeyi yapar. (L/C At sight ise) Ama genelde banka her zaman bir problem bulur. Firma sizin adınızı noktasız yazar, kendi isminde bir harf fazla olur, içinde bir tane nokta fazladır. Tek bir sorunda bile ödemeyi bekletip size sorar. Ne yapalım, kabul ediyor musunuz? diye. Eğer iyi niyetliyseniz bir onay yazısı yazar gönderirsiniz. Banka ödemeyi yapar evrakları size verir. Eğer biraz temkinliyseniz, "Ya şu mallar gelsin, sonra öderiz" dersiniz. Eğer kötü niyetliyseniz, adamı aylarsa süründürürsünüz. İndirim alır sonradan kabul edersiniz. Bunların hepsi olan şeyler, o yüzden yazıyorum.
Diyelim mal gümrüğe geldi. Orjinal evraklara ihtiyacınız var. Eğer orjinal konşimento yok ise diğerleri hiçbir işe yaramaz. En önemli belge o. Akreditif ise önce banka arkasını kaşe ile cirolar sonra siz. Eğer peşin ödeme ise evrak size ulaştığı için doğrudan arkasını cirolayıp (Kaşe, imza) nakliyeciye veya Türkiye acentesine ordino için başvurursunuz. Nakliyeci orjinal konşimentoyu alır, onaylar, arkasına birşeyler yazar geri verir. 10 dakikalık iş için sizden 50 ile 300 lira arası bir para talep eder. Bundan sonrası gümrüklerde olan işlerdir. Gümrük komisyoncuları ilgilenir. Normal vatandaşın gümrüklerde işlem takibi yasak olduğu için kendinizin biraz dolaşarak 1 günde yapabileceği bir iş için gümrük komisyoncusuna 200-400 lira daha ödersiniz. Onlar giriş beyannamesi açar, başvurularını tamamlar, vergileri, harçları ve gümrük masraflarını öder, malı konteynır'dan boşaltır, bir araca yükleyip size yollar. (Tabi bunların tüm parasını sizden tekrar alır. Komisyon ücreti sadece oralarda iş takibi için ödediğiniz ücret)
Son olarak ta bildiğim kadarı ile çivilerde Türkiye'ye girişte bir kota vardı. (Miktar ve fiyat sınırlandırması) Belki somun, civata gibi ürünlerde de olabilir. O devlete başvuru yapılan bir iş olduğu için tam bilmiyorum. Ama eğer varsa da, onu da büyük ihtimalle ya patronunuzun bir adamı yada başka bir tanıdık yapıyordur. Sana orada yapacak herhangi bir iş kalmaz.
Ve mallar size geldi. Yalnız olay henüz bitmiyor. Eğer muhasebe bölümünüz var ise onlar yaptığı için bilmezsin ama KDV'lerin düşümleri, muhasebeleştirilmesi gibi daha çok iş var ama sen onlara hiç bulaşma. Ben Muhasbe mezunu olduğum halde ben bile bilmiyorum. :)
İthalat işte budur. İthalatta deneyim 6 ayda kazanılır ama birşeyleri karşılaşmadan öğrenemezsin. Mal geç gelir, acilen geldiği gün çekmen gerekir, gümrükteki memurları ikna için bir sürü mesai parası ödersin. Gemi gecikir, başına gidemeyeceğin için öylece durup beklersin. Gümrükte faturada bir sorun çıkar, haydiii, değiştirmek için Çin'e yazı yazarsın, cevap beklersin; yada başka şekilde halletmeye çalışırsın. Sorunsuz olursa hiç bir yorucu yanı yok, sadece evrak takibi ama sorun çıkarsa da saçını başını yoldurur. :)
Yanındaki bayan eğer işten çıkmayı düşünmüyorsa sana hiç bir şey öğretmez ki, kendi yeri sağlam olsun. Çıkacaksa da yine bir şey öğretmez "Aman ben gidiyorum, banane" der. :) Sen aklına takılan bir şey oldukça sormaya bak. O cevap verir veya vermez. Ne koparsan kârdır.
O kadar yılda öğrendiğim herşeyin özeti burada. Bende aslında ithalat ile ilgili bir okul okumadım. Ticaret Lisesi, ardından iktisat. Lise sonda staj için gittiği firma beni beğendi kaldım. 2 yıl sonra İngilizce bilmezken, ithalat işlemleri elemanı oldum. Çıraklıktan yetiştim diyebilirim. :) Gümrüklerde ve bankalarda her türlü sorunla karşılaştığım ve birçok olayın içinde olduğum için artık piştim sayılır.
Yazıyı yazmam 1 saat değil 1 saat 20 dakika sürdü. Bayağı da bir şey yazmışım hani... :) Aklına takılan bişey olursa her zaman için sorabilirsin. Umarım yardımcı olabilmişimdir.
****************************************************************
Herkese kolay gelsin...