Üye Toplam 506 yazı |
|
furki Üye Toplam 599 yazı | 16/02/2009 : 20:49:34 Alıntı
çok güzel bir yazı.en çok hangi maddeyi uyguluyorsun. Yorum yazmadan önce lütfen okuyun ... 1- N-ok...tala,!!ma +işar:etlerine "dik"(kat ed?in. 2- BüYük hARf kÜçüK haRf OlayıNI atlAMAyın. 3- Bu "Dolar" i$areti de size i$ çıkarmasın artık. 4- Veenönemlisisözcükler arasındaboşlukbırakın. 5- A ma g erek siz bo şluk lar d an k açının. 6- Gösterin özen cümleleri kullanmamaya devrik. 7- Sözcüklari anlaşılur vea dorğu yazen. 8- Bu güzelim Türkçemize foreign wordlar katmayın. 9- In keys yu rayt Ingilis vords, it hez to bi andirsitendibil. 10- Türkçe’deki spesifik kelimeleri İRDELEMEYİN. 11- Narin maillerinizi naciz kibarlığınızla süslemeyiniz efenim. 12- Benim Türkçem mükemmeldir, NARSIST şeyler yazarsanız hemen anlarım. 13- Yazılarınızda kibar olun, meydan okumayın, yoksa sizi harcarım. 14- DiĞer yandan, TÜrkÇe karakter iŞinize geliyorsa yazIp gÖnderin. 15- Yazdığınızı yarım bırakmamaya lütfen özen gös... Yerleşim : Türkiye / Manisa | Meslek : Satış / Pazarlama |
Fahas Üye Toplam 506 yazı | 16/02/2009 : 22:01:29 Alıntı
Tıpkı parça parça dünya haritasını oyalansın diye çocuğunun eline tutuşturan bir babanın ; oğlu resmi çabucak tamamladığında nasıl oldu bu diye sorunca aldığı cevap gibi: "Babacım resmin arkasında insan resmi vardı. İnsanın eksik parçalarını bulup tamamlayınca resmim tamamlandı." "Yüzyüze geldiğiniz her insanı bir ayna olarak kabul edin. Aynada göreceğiniz ancak kendinizsiniz. Öyleyse aynada görmek istediğiniz gibi hareket edin. " Mutluluk dışarıdan elde edilecek bir hal değildi. Mutluluk ancak içimizden dışımıza taşacak bir hal olabilirdi. Mutluluk bir koşula bağlanamazdı, onun bir adı yoktu. O değişmez olmalıydı, o her halde ve her yerde var olmalıydı. O bir huzur haliydi. Her ne olursa olsun hiç bozulmayan, azalmayan ya da artmayan bir duyguydu. O gün tüm bu hali içinde barındıran yeni bir kelime öğrendim. Sevgi. Yerleşim : Türkiye / İstanbul | Meslek : Öğretim görevlisi / Asistan |
Fahas Üye Toplam 506 yazı | 16/02/2009 : 22:14:50 Alıntı
Konu: Olayları Tam Görmek Vaktin birinde padişahın biri bir rüya görmüş. Rüyada denizin dibinde geziniyormuş. Uzakta dev bir karaltı fark etmiş. Karaltı ona seslenmişi "Yaklaş ve beni gör. Benim mahiyetlerimi kavrarsan saadetin en büyüğüne ulaşacaksın." Padişah tam yaklaşmaya karar vermiş ki o an da uyanmış. Uyanınca meraka kapılmış. Acaba gerçekten denizin dibinde böy!e bir şey var mıydı? Bu nasıl bir rüyaydı ve niçin ona yaklaşamamıştı? Son anda dalgıçları toplamaya ve bu işin mahiyetini öğrenmeye karar veriniz. "Kim bana deniz dibinde gördüğüm şeyin resmini çizebilirse ona yeryüzünün en büyük ödülünü sunacağım" diye ferman çıkarmış ve bunu tellallar aracılığıyla tüm memlekete duyurmuş. Dünyanın dört bir yanından dalgıçlar gelmiş. Her gelen dalgıç, verileceği bildirilen ödüllere bir an önce kavuşmak arzusuyla suya dalarak deniz dibindeki karaltının neye benzediğini anlamaya çalışmış. Sayısız dalgıç denize dalıp çıkmış. Kimisi, o bir hortumdur demiş; kimisi, o bir sütundur demiş; kimisi, o bir kamçıya benziyor demiş; kimisi, yayvan bir et parçasıdır demiş; kimisi de yan yana iki hançerdir demiş. Her dalgıç, kendi gördüğünün doğruolduğuna yemin ediyormuş. Padişah ise söylenenlerden bir türlü tahmin olamıyormuş. Çünkü onun gördüğü karaltı dalgıçların söylediği bütün şekillerinden çok farklıymış. Sabırla, onun tamamını kavrayacak ve onu olduğu gibi tarif edecek bir dalgıcın çıkmasını bekliyormuş. Sayısız dalgıç denizin dalınış, çıkmış. Hiç birinin söylediği tam olarak diğeri ile örtüşmemiş. Sonunda danışmanlarından biri bu parçaları birleştirmeyi akıl etmiş. Bütün parçalar yerli yerine oturtulunca gövdesi, başı, kuyruğu, hortumu, sütun gibi ayakları ile ortaya bir fil çıkmış. Danışmanı çizilen resmi padişahın önüne koyunca, padişah büyük bir heyecanla "Evet işte benim gördüğüm buydu!" demiş. Çocuklar: -Peki, padişah kime ödül vermiş? diye sorunca yaşlı bilge, onların gözlerinin içine bakarak, şu cevabı verir: -Bakın çocuklar, siz de o acemi dalgıçlar gibi tek unsurda kalıyorsunuz. Bunu aşın. Eşyayı önce bir harf olarak algılayın, sonra bütüne ulaşın. eğer ‘A’. ya ‘A’ derseniz, o kendisinden başka bir şey ifade etmez. Ama onu bir harf olarak görürseniz o hem alfabeyi, hem katibi, hem kendisini göstermiş olur. Çocuklar bu yanıt üzerine: -Yani herkese ödül mü verilmiş? diye sorunca yaşlı bilge; -Bundan size ne? diyerek sözlerine devam etmiş: -Siz eğer ödüllere takılıp kalırsanız bu hikaye size hiçbir şey anlatmaz. Şimdi ben size sorayım: 'Fili sütuna benzeten' yalan mı söylemiş oldu? Yahut 'Fil bir hortumdur' diyen padişahı aldattı mı? Ya onu hançere benzeten? Hayır, herkes kendi algılama kapasitesince onu kavrayabildi ve öyle anlattı. Kimse yanlış bir şey söylemedi. Ama hepsi eksik söyledi. Çoğu doğrularda böyledir. O yüzden size göre, ötekine göre değişir. Eğer doğruları üst üste koyabilir ve onlardan bütün meydana getirebilirseniz gerçeğe ulaşmış olursunuz. Ama gerçeği asla tam olarak bilemezsiniz. Mutlak ve sonsuzu ne kadar kavrayabilirsiniz ki? Tabi böyle olunca sizin doğrularınız size, ötekilerin doğrusu onlar ait kalır ve herkes kendi doğrusunu daha sevimli bulur. Herkes kendi doğrularında ısrar edince de atışma başlar. İşin özü budur, der. Bu senin soruna uygun bir öykü olduğu için ekledim. furki Mutluluk dışarıdan elde edilecek bir hal değildi. Mutluluk ancak içimizden dışımıza taşacak bir hal olabilirdi. Mutluluk bir koşula bağlanamazdı, onun bir adı yoktu. O değişmez olmalıydı, o her halde ve her yerde var olmalıydı. O bir huzur haliydi. Her ne olursa olsun hiç bozulmayan, azalmayan ya da artmayan bir duyguydu. O gün tüm bu hali içinde barındıran yeni bir kelime öğrendim. Sevgi. Yerleşim : Türkiye / İstanbul | Meslek : Öğretim görevlisi / Asistan |
furki Üye Toplam 599 yazı | 16/02/2009 : 22:50:51 Alıntı
"Herkes kendi doğruluğunda ısrar edince de çatışma başlar"... son cümle cidden çok anlamlı.. Yorum yazmadan önce lütfen okuyun ... 1- N-ok...tala,!!ma +işar:etlerine "dik"(kat ed?in. 2- BüYük hARf kÜçüK haRf OlayıNI atlAMAyın. 3- Bu "Dolar" i$areti de size i$ çıkarmasın artık. 4- Veenönemlisisözcükler arasındaboşlukbırakın. 5- A ma g erek siz bo şluk lar d an k açının. 6- Gösterin özen cümleleri kullanmamaya devrik. 7- Sözcüklari anlaşılur vea dorğu yazen. 8- Bu güzelim Türkçemize foreign wordlar katmayın. 9- In keys yu rayt Ingilis vords, it hez to bi andirsitendibil. 10- Türkçe’deki spesifik kelimeleri İRDELEMEYİN. 11- Narin maillerinizi naciz kibarlığınızla süslemeyiniz efenim. 12- Benim Türkçem mükemmeldir, NARSIST şeyler yazarsanız hemen anlarım. 13- Yazılarınızda kibar olun, meydan okumayın, yoksa sizi harcarım. 14- DiĞer yandan, TÜrkÇe karakter iŞinize geliyorsa yazIp gÖnderin. 15- Yazdığınızı yarım bırakmamaya lütfen özen gös... Yerleşim : Türkiye / Manisa | Meslek : Satış / Pazarlama |
|
| ||||
Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz. | ||||
© 2000-2025 Koniks.com İletişim || Kullanım Şartları | Kurallar | Sitenin Kullanımı | Gizlilik | Yardım |