Not: Yorum gönderebilmek için kayıt olmalısınız. Kayıt olmak için, buraya tıklayınız. Kayıt ücretsizdir!
YORUM YAZILAN YAZI
ozdoganmu
16/03/2008 : 00:55:50 öncelikle siteyi beğenerek takip ediyorum.her ne kadar yararlı olup olmadığını tartışsakda faydalanmayanımız sanırım yoktur bir şekilde.herşeyden önce kaliteli insanların bulunduğu bir platform oldugunu düşünüyorum.benim açmak istediğim konu şu az cok piyasaya buşlaşmış bir insan olarak gözlemlediğim birkaç tip var.bazısı azıcıkaşım agrısız başım deyip süregelen işini devam ettirip yeni bir trend yakalamak peşinde olanlar.ikincisi iş yapmayı kafasına koyup özgüveni olmayan cesaretlendirilmeyi bekleyen tip.birkaç arkadaşın parti adamı oldugunu düşünüyorum ki bunlar hiçbirzaman bir yerde sabit kalıp asla meslek sabitleyemecek tipler.genelde bir parti mal yapıp vurup çekilen tipler.ki bunların cok zeki oldugunu düşünüyorum.bunlarla asla ortaklık yapılmaz yapılırsa hüsran olur ama fikirlerinden faydalanmak lazım gelir.üçüncüsü holding yönetecek kadar bilgi birikimi olup asla hakettiği yerde olamıyanlar ki sitede bu arkadaşları keyifle okuyorum.bir diğeri uyanık pazarlamacılar.ortaya oltayı bırakıp tanıtımını yapıp sipariş bekliyen tip.haksızmıyım.
SON 3 YORUM (En yenisi en önce gösteriliyor)
masal06
15/11/2014 : 16:18:471. Kendine yeten,
2. Alıcı ve ihtiyaç içinde olan,
3. Verici ve kendinden taşan
olmak üzere, üç grupta düşünülebilir. Kendine yetenler; kendine yetme düşüncesi içinde olanlardır. Durgun bir deniz gibi sessiz, kendi içinde herşeyi hallettiklerini zannederek, yalnızlıklarının korkunç karanlığında acılarının bile farkında olmadan yaşayan, zavallılardır. Hodbinler, sizin terimizle egoistler, benliklerinin dar çerçevesinden dışarı çıkamayanlar, kötüler, kâtiller, saldırganlar, kan dökücüler, bir açıdan düşünülecek olunursa, bu gruba sokulabilirler…
Alıcı ve ihtiyaç içinde olan tip; insan budur. Çünki, hepimiz alıcı ve muhtacız. Alemlerde, ihtiyaç içinde olmayan hiçbir varlık düşünülemez. Derece derece hırslı tiplerden, sade kendine değil, başkalarına da hizmet etme isteği içinde olanlara kadar, bütün beşeri tipler bu gruptadır.
Üçüncü grupta bulunanlar; kendinden taşan insanlar, yeryüzüne ilâhî bir armağan olarak serpiştirilivermiş, üstün varlıklardır. Onlar nebî olurlar, peygamberdirler, uyarıcı ve yol gösterici olurlar. İlâhî maksadlarla dolu, temiz niyetlerle donanmış, her güçlükle mücadele eden ve yalnız kendinden başkaları için çalışanlar, ilim adamı, filozof, bir zamanlar şeyh, alçakgönüllü bir öğretmen, bir kenarda kalmış kimsenin önem vermediği hattâ basit bir bekçi ve milyonların kaderini etkileyen Mahatma Gandi gibi büyük ruhlar. Fakat sanmayın ki, bunlar da muhtaç değildirler. Onlarda ihtiyaç içinde kıvranan , ıstırab çeken kişilerdir. Hem öyle ihtiyaçlar ki, çoğunluğunun ihtiyaçlarına benzemez. Onları aşar ve ötelere yönelmiştir.
Ve yine denebilir ki:
A- İyiyi, kötüyü farkedemeyen, kendi içine kapanmış ve gönül rahatlığına, aydınlığa kavuşmak için izlenimlerin damla damla birikerek taşmasını bekleyen ruh seviyesinde bulunanlar. Bunlar, cânîdirler, kâtildirler ve çok defa bunu anlama sorumluluğundan yoksundurlar.
B- İyilik ve kötülüğü fark edebilen, nefisleri ile savaş halinde olan, varlıklar ki, bunlar, iyiyi özledikleri halde kötünün esiri olabilir, veya kötüyü yapmak gücünde oldukları halde, iyiyi hedef tutan çalışmalarıyla nefisleri üzerinde denetim kurmuş olanlar diye, iki kısma ayrılabilirler.
C- Kötüyü yapmayı düşünmek değil, tasavvur etmek gücünde olamayan kutsal varlıklar. Artık onlar için, daha iyinin yanında iyi, azap verici kötü olur. Bu tarafa atlayan ve yukarılara yönelen ruhlar, o size yeryüzüne serpiştirilmiş dediğim pırlantalar, hep bu sınıftandır. Sizden böyle bir ileri merhale insanı olmanızı ümid ediyoruz. İnsanız, alıcı ve muhtâcız. Bundan dolayı ihtiyaçlarımız, tekâmül merhalelerimiz nisbetinde artacaktır. Hiç şüphe etmeyiniz ki, olanaklar da , onu aşan bir nisbette bol verilir. Tanrı irâdesi, kayıtsız şartsız yoktan yaratma ve bol verme irâdesidir. Onunla hiçbir kıyası, bahis konusu bile olamayacak insan irâdesi, bu ilâhî bağışın nimetlerinden faydalanan ve ruhi ihtiyaçları onlara uygun düşürmeye çabalayan, ruhî bir mekanizmadır. Şu halde ilâve edelim ki: herşey elinizi uzatmanızı beklemektedir. Şunu da gerekli olduğu için ilave ediyorum: imkânsız olan şey, yok olan şeydir. O halde varlık, tamamen imkânlar safhasıdır.
Üzüntülerin, sıkıntıların dıştan gelenlerinden çok, içten gelenleri tesirlidir, korkunçtur. Fakat, maksatları nisbetinde sevimlidir. Tembel ruhların hamle ihtiyacı, öyle bir debelenmedir ki, insan bir müddet, yerinde sayar görünür, fakat bir hız almaya görsün. Bir evvelkinin sıkıntısı nisbetinde ferahlık, üzüntüsü nisbetinde sevinç, kederi nisbetinde ferahlık getirir.
giyotin
18/10/2013 : 01:15:26 güzel :)
METTİN
25/06/2009 : 23:41:02 Daha bence çok tiplemeler var biraz daha çalışınız..Saygılar..
0.89 saniye. 16:42:47, 21 Kasım 2024, Perşembe
Buradaki yazılar, yazarlarının ve Koniks.com®'un izni olmaksızın hiçbir yazılı, görsel yada sesli yayın organında yayınlanamaz. Eğitim amacı dışında, herhangi bir şekilde çoğaltılması yasaktır. Eğitim amaçlı çoğaltıldığı durumlarda, yazarla ilgili bilgilerin ve URL'nin belirtilmesi zorunludur.
Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz.