Not: Yorum gönderebilmek için kayıt olmalısınız. Kayıt olmak için, buraya tıklayınız. Kayıt ücretsizdir!
YORUM YAZILAN YAZI
mozsarac
13/05/2009 : 14:26:28 Uzun yıllardır yönetimin ne anlama geldiği ve yöneticinin tanımı bir çok araştırmaya konu olmuştur. Bu araştırmaların genelinde varılan ortak sonuç; işçisinden şefine, şefinden müdürüne, müdüründen genel müdürüne, genel müdüründen şirket sahibine kadar yaptıkları işin esasında aynı, sadece görev tanımları ve yetki/sorumluluklarının farklı olduğudur.
Peki ya durum böyle iken yönetici ne yapmalıdır? Bir araştırma firması etkili yöneticilik için 10 altın kuralı bakın şu şekilde ifade ediyor:
1) Gerçek değerler ve tahahhütler koyun. 2) Zor problemlerle birebir ilgilenin, başkalarına havale etmeyin. 3) Sizin altınızdaki çalışanların zor kararlar almalarına izin vermeyin. 4) Mükemmellik standartlarını oluşturun ve onları talep edin. 5) Ayrıntılara dikkat edin. Doğru kararlar vermek için her ayrıntıyı hesaba katın. 6) Aciliyet kavramını yaratın!Bir şey yapmak, hiçbir şey yapmamaktan daha iyidir. 7) Tahahhütler alın ve onları gösterin. Olasılıkların üzerine konsantre olun. 8) Hatayı, başarıya uzanan yolda bir basamak taşı olarak görmek isteyin. 9) İnsanlarla ilişkilerinizde sabırlı ve eğlenceli olun. 10) Eğlenmeden bir şey başaramazsınız.
Yönetim, yöneticilik, liderlik, vb tanımlarla ilgili araştırma yaptığım süreçlerde, katıldığım bir seminerin notlarının sizinde ilginizi çekeceğini düşündüm ve bu notları sizlerle paylaşmak istedim. Bakın Türk sanayisinin duayenleri başarı sırlarını nasıl aktarıyor?!
Senelerdir aralarında bir kırgınlık yaşanmadan, bir birbirlerini incitmeden başarılı bir evliliğin altına imza atan İshak Alaton' un "Bu evlilik nasıl oldu da, böylesi olumlu bir netice verebildi?" diye soran gazetecilere yanıtı : "Acaba böyle olursa ne olur? Sorusunu da ortaya koyup her zaman çözümü bulabiliyoruz. Bulduğumuz çözüm mantıklı, akıllı ve karşı tarafı da çoğu zaman tatmin eden çözümler oluyor. Böylece kavgaları, ihtilafları ve davaları önlemiş oluyoruz. Biz zaten felsefi olarak davalardan ve kavgalardan nefret ediyoruz. Hep barıştan yanayız. Birbirimize karşı sesimizi hiç yükseltmedik. Çok dikkatli, çok saygılı davrandık birbirimize ve böylece birbirimizin egosunu hep göz önünde tuttuk.Çünkü insan rahatladığı zaman daha üretken oluyor. Yani kendini tehlikede hisseden bir insanın üretken olması mümkün değil. Kendisini hep tehlikede hissetme, hep komşularına karşı bıçak sırtında veya aktif savunmada hissetme olgusu Türkiye' nin gelişmesine mani oldu."
Bir diğer isim Sabancı Holding yöneticilerinden Hasan Güleşçi. Güleşçi' ye sordular "Hayat felsefeniz nedir?" Güleşçi : "Hem işini iyi yapacaksın hem de kendi zevklerine vakit ayıracaksın. Hem klasik müzik dinleyeceksin. Doğuyu da batıyı da gezeceksin. Türkiye' deki en büyük pul kolleksiyonlarından biri benimdir. "Osmanlı Fiskal Kolleksiyonu" m dünya şampiyonasında altın madalya kazandı. Gerek Bodrum gerek Kemer' deki evlerimin bahçe tanzimini ben yaparım. Gramofon kolleksiyonum var. 130 senelik bir gramofon Arjantin' den geldi. İngiltere' den aldım 140 senelik. Hollanda' dan, Türkiye' den ve Macaristan' dan aldım. Eşimle biz seyahat etmeyi çok severiz. Eşim seyahat kitapları yazdı. Üç kızım var. Tüm çocuklarıma vakit ayırırım. Torunlarım var. Mesela torunumla geçen hafta sinemaya gittim. Onunla sinemaya gitmekten büyük keyif aldım. Yani hayat bir bütündür demek istiyorum."
THY ve Coca-Cola' daki başarılı çalışmalarıyla övgüler alan Cem Kozlu' ya sordular ; "Başarı formülünüz ne?" Kozlu : " Başarı formülümü konuya odaklanma, bilgi teknolojisi kadar insana önem verme, insanların benim hedeflediğim misyona katılmasını sağlama, insan ilişkilerine önem verme olarak özetleyebilirim. Her olayda az, öz, net hedefler koyup ekibimin o hedefleri çok iyi özümsemesine gayret ederim. Japonya' da en çok satan kitap çeşidi iş hayatında nasıl başarılı olunur, nasıl iyi bir eş seçilir. ABD' de ise nasıl tenis, golf, briç oynanır gibi kitaplar çok satılır. Dergiye bakın tenis, briç köşesi vardır. Bu nedir, insanın kendini geliştirme güdüsüdür. Bizim toplumumuzda hayat boyu insanın geliştirmesi mümkün. Önce daktiloyu, sonra bilgisayarı, sonra tenis, daha sonra da daha iyi konuşmasını öğrenebiliyor. Uluslar arası bir şirketin genel müdürü seçilmiş biri güzel bir konuşma yaptı. Bende kendisini tebrik ettim."Biliyor musun?" dedi, "Çok kolay olmadı, ben genel müdür olduktan sonra, uzun süre hitabet dersi aldım, çok yardımı dokundu."45-50 yaşlarında biri saatlerce bir odaya kapanıp, hitabet dersi almaktan çekinmiyor."
Bankacılık sektörünün yöneticilerinden Akın Öngör başarı anlayışını şöyle özetliyor : " Ben başarıyı banka hesabında en büyük rakama sahip olmak olarak görmem. Herkesin üzerine basarak yukarılara tırmanma metoduna da inanmam. Akşam aynaya baktığında, kendilerinden memnun olmayacak insanları da başarılı görmem. Onun için başarı benim kitabımda etik kurallar içerir. Bir kere vicdanımla hep baş başa kalır o muhasebeyi yaparım. Diğer çok önemli bir başarı faktörü de ailem, huzurum ve mutluluğumdur. Benim başarılı olmamda en büyük faktör eşimdir. Mutlu, huzurlu çok güzel bir aile yaşantımız var. Beni hep manen destekleyen, başarıları aynı mutlulukla paylaşan müthiş bir insandır."
Zorlu Holding' in patronu Nazif Zorlu; ilkokuldan sonra okumayanlardan. "Okusaydım, bu noktaya gelmem bir on senemi daha alırdı." Diyor. Hayat okulunda okuduğunu ama çocuklarını en iyi okullara verdiğini anlatıyor. Zorlu' nun başarı hakkındaki görüşleri şöyle : " Sanayicilik kolay iş değil. İyi bir piyasa araştırması yapmadan bir işe girmem. Merdivenleri birer birer çıktım. Sanayicilik büyük özen isteyen bir uğraş. Yatırımını ufak bir bebek olarak göreceksin. Sanayici parasını asla yastık altına koymamalı, yatırımlarını durdurmayı bir gün olsun aklının ucundan geçirmemeli. Kaliteye önem vermek şart. Aksi halde en gelişmiş robotları kullansan bile ürünün başarılı olamaz. Fabrikada disiplin çok önemli. Bekçisinden, Genel Müdürüne kadar herkes işine sahip çıkmalı. Hiçbir zaman tokatçı olmadım.Bir kavgaya giriyorsan sonuna kadar mücadele edeceksin. İki tokat atıp kaçmak ne insanlığa ne de erkekliğe yakışır. Bizde insanlar yükseldiğinde "Kimleri çarptı acaba?" diye düşünülüyor. Kimse nasıl başarılı olduğunuzu merak etmiyor.Benimki gibi pek çok kuruluş olsa bu ülke zarar mı görür! Ben yükselmek için çok çalıştım. Önemli olan zirveye çıkmak değil, çıkılan zirveden geri inmemek. Bunun için gereken fedakarlığı göstermek lazım.
TÜSİAD' ın eski patronlarından Erkut Yüceoğlu kendisini zirveye ***üren başarı felsefesini söyle sıralıyor : " Birinci ölçü mutlu olmak. Vicdani muhasebesini yapmış olmak. Hayatta iki tane doğru var. Bir tanesi, zekayla ilgili.Doğru şeyleri doğru zamanda yakalayıp işin içine girmek gerekiyor. İkincisi de yaptığınız işleri doğru şekilde yapmak, o da etikle ilgili. Dolayısıyla bu ikisini bir arada tutmak, başarı için çok önemli. Onun ötesinde, aile hayatında mutluluğu yakalamak şart. Eğer başarılı isem bunda eşimin büyük özverisi ve katkısı vardır. Ayrıca eşimin, ailesinden dolayı müthiş yurtdışı tecrübesi var. 4 lisan bilir. Benim iki yabancı dilim var. Tüm kararları beraber aldık. Kayınpederimin dünyanın her yanında dostu var. Çok sevdiğim ve saygı duyduğum insanlardır."
Koç Holding'in yöneticilerinden Can Kıraç'ın yöneticilere öğütleri neler?
· Çok çalışın, daima öğrenin, işinizi sevin, inisiyatifi kullanın, dürüst olun, mücadeleci olun, kişiliğinizi geliştirin, katılımcı olun, adil olun, sabırlı olun. · Aldığınız eğitim sizin bilgi hazinenizdir. Bu hazineyi yenilikleri izleyerek, daima güncel ve canlı tutunuz. · Bilginin yanında insan ilişkisine vereceğiniz önem ve bu ilişkinin gerçekleşmesinde göstereceğiniz hüner size başarı yollarını açacaktır. · Unutmayınız! İnsan ilişkisine önem vermeyenler asla başarıya ulaşamazlar!
Doluca'nın patronlarından olan ve genç kuşağın hızlı girişimcileri arasında gösterilen Sibel Kutman'a göre bir yöneticide olması gereken en önemli özellik, dinlemeyi bilmek ve mütevazı olmak. Nasıl yönettiğini şöyle açıklıyor. " Ben genelde rahat, ahbapsal ortamlarda yönetmeyi tercih ederim. Çok fazla resmiyet gözetmem. Gerektiği zaman gider koli taşırım; gerektiği zaman da o çizgiyi korumak adına bir adım yukarı çekilebilirim. Ama her şirkette gereksiz resmiyet aşılmalı. Gereksiz formaliteler çıkarılmalı diye düşünüyor. "
Buraya sığdıramadığımız daha yüzlerce başarı öyküleri bulunmakta. Burada değindiklerim sadece küçük bir kısmı. Aslına bakarsanız fırsatları yaratmak ve değerlendirmek tamamıyla insanın kendi elinde. Burada önemli olan başarıya giden kestirme yolu bulup, başarıyı kalıcı hale getirmek. İşte bunu başardığınızda gerçekten başarılısınız demektir
KAYNAK : MILLIYET KARIYER
0.83 saniye. 12:54:33, 23 Kasım 2024, Cumartesi
Buradaki yazılar, yazarlarının ve Koniks.com®'un izni olmaksızın hiçbir yazılı, görsel yada sesli yayın organında yayınlanamaz. Eğitim amacı dışında, herhangi bir şekilde çoğaltılması yasaktır. Eğitim amaçlı çoğaltıldığı durumlarda, yazarla ilgili bilgilerin ve URL'nin belirtilmesi zorunludur.
Bu web sitesi bilgilendirme amacıyla iyi niyetle, amatör bir ruhla hazırlanmıştır ve yer alan her türlü bilgi genel nitelikte olup, doğruluğu, eksiksiz olması, güvenilirliği, yeterliliği ve güncelliği hiçbir surette sitemiz tarafından garanti ve taahhüt edilmemektedir. Yer alan görüş ve yorumlar tamamen Koniks.com üyelerinin kişisel görüşlerini yansıtmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak iş kurma/yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir ve söz konusu bilgilere dayanılarak alınacak kararların neticesinde oluşabilecek yanlışlık veya zararlardan Koniks.com sorumlu tutulamaz.